cazibe açıklaması
Park "Natura Viva", Garda Gölü kıyısında, Verona'ya 18 km uzaklıkta meşe bahçeleriyle kaplı tepelerde yer almaktadır. Nesli tükenmekte olan bu hayvan yetiştirme merkezinde, dünyanın dört bir yanından 280 türe ait bir buçuk binden fazla hayvan görebilirsiniz. Bunlar arasında kar leoparları, Amur kaplanları, yeleli kurtlar, gözlüklü ayılar, Madagaskar lemurları ve eşsiz Madagaskar fossa yırtıcıları bulunur. Park, doğayı ve nadir türleri korumaya yönelik çeşitli uluslararası projelere katılıyor. Natura Viva, Avrupa bizonu, kızıl akbaba ve ibis'in vahşi yaşamına başarılı dönüşüyle tanınır.
Kuzey İtalya'nın dört bir yanından kaçak avcılar tarafından yaralanan vahşi hayvanlar ya da ana babasız bırakılan çocuklar, sınır ötesi kaçakçılık girişimi sırasında el konulan hayvanlar bu parka getiriliyor. Parka gelen ziyaretçiler, giriş bileti ödeyerek doğanın korunmasına katkıda bulunmakta ve böylece dünya çapında sayısız hayvanın kurtarılmasına yardımcı olmaktadır.
Ayrıca Natura Viva parkında geçmişte var olan ve insan hatası nedeniyle yok olan bazı hayvanların tam boyutlu modellerini görebilirsiniz. Örneğin, dünyada yaşamış en büyük memeli olan doldurulmuş dişi Indricotherium burada sergileniyor.
Parkın tarihi, Alberto Avesani'nin çiftliğinin Garda Gölü kıyısında 64 hektarlık bir alanda kurulduğu 1933 yılına kadar uzanıyor. Ardından, 1969'da, hem tipik İtalyan hayvanlarını hem de egzotik fauna temsilcilerini görebileceğiniz yakındaki Garda Hayvanat Bahçesi Parkı açıldı. Birkaç yıl sonra, hayvanat bahçesine Afrika memelilerine ve kuşlarına adanmış bir bölüm eklendi - arabadan çıkmadan ziyaret edilebilecek Safari Parkı. Beş yıl sonra, Aquaterrarium, Tropikal Sera ve İtalya'daki ilk Dinozor Parkı, parkın topraklarında ortaya çıktı. Son olarak, 1985 yılında, Natura Viva'nın sadece bir sergi alanı değil, aynı zamanda çevresel süreçlerin aktif bir katılımcısı haline gelmesinin bir sonucu olarak, tüm kurumun geniş çaplı bir yeniden organizasyonu gerçekleştirildi. Zaten 1992'de, parkın bu zor konudaki esası BM Biyoçeşitliliğin Korunması Konferansı'nda kabul edildi.
