Daugava Nehri'nin kıyısında, eski ve güzel Riga şehri olan Letonya'nın başkenti yatıyor. Eşsiz mimari topluluğu, UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası listelerine dahil edilmiştir ve bu nedenle Riga'ya yapılan turlar, mimari cazibe merkezlerinin hayranları arasında çok popülerdir.
Coğrafya ile tarih
Şehir, 1201 yılında Bremen Buxgewden Piskoposu tarafından kuruldu ve üç yüz yıl sonra Riga, Livonya tarihi bölgesinin ana şehri oldu. Cermen Düzeninin şubesi burada bulunuyordu ve 18. yüzyılda Riga, Rus İmparatorluğu'nun bir parçası oldu.
Daugava'nın Baltık Körfezi Riga ile birleştiği yerde bulunan şehir, her zaman önemli bir liman olmuştur ve büyük siyasi, kültürel ve ekonomik öneme sahip olmuştur.
Kısaca önemli hakkında
- Ilımlı karasal iklim ve oldukça soğuk bir denizin yakınlığı şehirdeki hava durumunu belirler. Riga turları için en iyi mevsim ilkbaharın sonudur. Nisan ve Mayıs ayının sonunda gündüz hava +20'ye kadar ısınarak yürüyüşleri rahat ve keyifli hale getirir. Yılın bu zamanında yağış minimumdur ve rüzgarlar ılıktır.
- Riga sahilinde yüzme sezonu Haziran ayında açılıyor, ancak su sıcaklığı yaz ortasında rahat değerlere ulaşıyor. Baltık kıyılarında plaj sezonu Ağustos ayının sonuna kadar devam ediyor.
- Baltık'ın en büyük şehrine ulaşmanın bir yolunu seçerken, havaalanına ve tren istasyonlarına dikkat etmelisiniz. Uluslararası uçuşlar sadece havalimanı tarafından değil, aynı zamanda şehrin otogarı tarafından da kabul edilmektedir.
- Riga turu sırasında her türlü şehir içi toplu taşıma araçlarını kullanabilirsiniz. En aktif gezginler isteyerek bisiklet kiralar. Bu hizmet Letonya başkentinin orta kesiminde çok sayıda yerde mevcuttur.
- Şehirde, ziyaretçilerin en çok ziyaret ettiği müzeler arasında Ulusal Güzel Sanatlar Müzesi, Barut Kulesi'ndeki Savaş Müzesi, Motosiklet ve Motorlar Müzesi ve Tarih Müzesi bulunan onlarca müze bulunuyor.
Şehirle aynı yaşta
Riga'yı kuran Piskopos Albert Buxgewden de katedralin temeline ilk taşı koydu. Ana Riga tapınağı birkaç yüzyıl boyunca inşa edildi ve ana kulesinin yüksekliği bir zamanlar 140 metreye eşitti. Zaman eski katedrali boşa çıkarmadı ve bugün boyutunu önemli ölçüde kaybetti, ancak katedrale yerleştirilen eski organ dünyanın en güzellerinden biri olarak kabul edilmeye devam ediyor. Şüphesiz avantajları mükemmel sesini içerir.