Ermenistan'ın başkenti, yerel sakinler arasında çok telaşsız bir ritim olan bir tatil şehrini andırıyor. Görünen o ki, sakinlerinin sayısı bir milyonu aşmış ve ne merkezde ne de varoşlarda bir telaş, koşuşturma yok. Erivan'da veya daha doğrusu tarihi merkezde yürümek, pembe dünyasına bir yolculuktur: eski binaların çoğu bu gölgenin taşlarıyla karşı karşıyadır.
Antik Erivan'da yürüyüşler
Bu şehirde yüzlerce, hatta binlerce turist rotası var, hepsi bir arada, her binanın ve her insanın tarihini içeren Erivan'ın inanılmaz hikayesini anlatıyor. Hemen hemen her rota, Erebuni kalesinin kalıntılarını ziyaret etmeyi içerir.
Urartu kültürüyle ilgili tüm anıtlar arasında bu kalenin eski uygarlık hakkında en net fikri verdiğine inanılıyor. Müze kompleksinin toprakları yaklaşık 100 hektarı kapsıyor, binaların sadece bir kısmı ziyaretçilere açık. Aşağıdaki önemli nesneler dikkatle ele alınabilir:
- kalenin saray kompleksi;
- dini binaların ve müştemilatların bölümleri;
- metni Erebuni'nin kuruluşu hakkında bilgi veren bazalt taş, daha doğrusu çivi yazılı bir kopyası.
Urartu kültürü ile ilgili ve çevresinde bulunan arkeolojik buluntuları Erebuni Müzesi'nde tanıyabilirsiniz. Sergileri, kalenin eski sakinlerinin yaşamının sırlarını ortaya çıkaran ilginç eserler içeriyor.
Erivan seyahati
Erivan'daki turistik rotalardan biri, şehrin yerel azizlerin adını taşıyan ünlü kilise ve katedrallerinden geçmektedir. St. Hakob ve St. Zoravor antik kiliselerini görmek ilginçtir. Şehirde ayrıca Müslümanların eski güzel dini binaları var, en ünlü anıtlardan biri de Sultanahmet Camii.
Şehirde farklı mimari tarzların hayranları için tanışma ve araştırma için birçok nesne var. Genel olarak zamanda geriye gidebilir ve Erivan'da bir çağın diğerinin yerini nasıl aldığını ve bunun kentsel mimariye nasıl yansıdığını izleyebilirsiniz.
Cascade boyunca yürüyüş yaparak yüksekten Erivan'ın tadını çıkarabilirsiniz, bu, zarif merdivenler, çeşmeler ve güzel çiçek tarhlarından oluşan mimari ve peyzaj kompleksine verilen addır. Aynı yeşil yer, ancak sessizlik ve romantizmle dolu, sadece aşık çiftlerin değil, aynı zamanda ruh eşleriyle henüz tanışmamış olanların da yürümeyi sevdiği Aşıklar Parkı.