cazibe açıklaması
Bali'nin kuzeyinde, Bedulu köyünün yakınında, pirinç tarlalarıyla çevrili Goa Gaja mağarası var. Arkeologlara göre mağara bugünkü görünümünü yaklaşık 1022'de almıştır. Mağaranın kendisi çok daha eski olmasına rağmen.
MS 9. yüzyıla kadar uzanan tarihi, eski Budist ve Hindu kökenlerinin bir karışımıdır. Bazı araştırmacılar Goa Gajah'ın Hindu rahipler tarafından elle kazıldığına ve daha sonra mağarayı sığınak veya kutsal alan olarak kullandığına inanıyor. Mağaranın içinde meditasyon ve barınma amaçlı kullanılabilecek 15 adet niş bulunmaktadır. Mağaranın ilk Budistler arasında özel bir dini öneme sahip olduğuna dair kanıtlar da var: orada birçok Budist kalıntısı bulundu. Goa Gadzha hala çözülmemiş birçok gizem ve sırla dolu.
İlgi çekici olan mağaranın girişidir - bir iblis başı şeklinde kayaya oyulmuş, belli belirsiz bir filin kafasına benzeyen büyük bir taş kısmadır. Açık ağız, mağaranın girişini çevreler. Araştırmacılar, mağaranın adını nasıl ve neden aldığı konusunda bir fikir birliğine varamadı. Bir versiyona göre, girişi süsleyen kısma bir fili sembolize edebilir. Bir başka rivayete göre, "fil" mağarası, içinde duran Hindu esenlik tanrısı Ganesha'nın fil başlı bir adam olarak tasvir edilen heykelinden dolayı denilmiştir.
Mağaranın içinden geçerseniz, Shiva'nın üç lingamını (sembollerini) görebilirsiniz - mağaranın doğu kesiminde ortak bir kaide üzerinde yarım metre yüksekliğinde siyah silindirler.
Goa Gaj bölgesi mağara ile sınırlı değil: girişinin yanında heykelli bir çeşme var. Heykeller, havuza sürekli su dökülen ellerinde testi tutan kadın figürleridir. Tarihçiler, bu havuzun meditasyondan önce banyo yapmak için bir banyo olarak kullanılmış olabileceğine inanıyor. İlk Avrupalı, 20. yüzyılın başında Bali'nin bu bölümünün topraklarına ayak bastı ve hamamlar sadece 1954'teki kazılar sırasında bulundu.
Goa Gajah'da, neredeyse bin yıl önce burada yaşayan Balililerin tarihine ışık tutacak çok daha ilginç şeyler var.
